رَبَّنَا إِنَّكَ تَعْلَمُ مَا نُخْفِي وَمَا نُعْلِنُ وَمَا يَخْفَى عَلَى اللّهِ مِن شَيْءٍ فَي الأَرْضِ وَلاَ فِي السَّمَاء
Rabbenâ inneke ta’lemu mâ nuhfî ve mâ nu’lin(nu’linu), ve mâ yahfâ alallâhi min şey’infil ardı ve lâ fis semâ(semâi).
1. | rabbe-nâ | : Rabbimiz |
2. | inne-ke | : muhakkak sen |
3. | ta'lemu | : bilirsin |
4. | mâ nuhfî | : gizlediğimiz şeyleri |
5. | ve mâ nu'linu | : ve açıkladığımız (aleni olan) şeyler |
6. | ve mâ yahfâ | : ve gizli değildir (olmaz) |
7. | alâllâhi (alâ allahi) | : Allah'a |
8. | min şey'in | : bir şey |
9. | fî el ardı | : yeryüzünde |
10. | ve lâ | : ve değildir |
11. | fî es semâi | : semada |
Suat Yıldırım Meali
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder